Ders 4: Biberonla Beslemenin Kesilmesi
4.4 Biberondan Kesme Yöntemleri
Biberonun geç kesilmesini azaltma ve kesilmenin daha başarılı olmasını sağlamak çabasıyla son yıllarda çeşitli biberondan kesme yöntemleri yayınlamıştır. 2007 yılında Kahn klinik ortamlarda standart hale getirilmiş bir biberondan kesme protokolü kullanımını test eden ve 18-30 aylık çocuklarla yapılan randomize bir biberondan kesme girişimi çalışmasının sonuçlarını yayınlamıştır. İki aylık takip sırasında girişim grubunda günde tüketilen biberon sayısının kontrol grubundakinden anlamlı oranda daha az olduğu saptanmıştır. Buna karşın, toplamda biberon kullanımı iki grup arasında benzerlik göstermeye devam etmiştir
(Kahn et al. 2007).
(Kahn et al. 2007).
Girişimin genel düşüncesi şuydu:
"birçok ebeveyn bebeklerine herhangi bir besin verilmesini (özellikle süt) reddetmeye gönülsüz olduğundan girişim doğrudan gıdanın geri çevrilmesi ve buna bağlı ağlamayla ilgiliydi.”
(Kahn et al. 2007)
Biberon vermek yerine katılımcılara şu öneride bulunuldu:
"bir bardak süt veya yiyecek veya biberonla su verip, suyla dolu biberonu verirken bebeği kucaklamak.”
(Kahn et al. 2007)
Bu şekilde gıda reddedilmedi ve çocuğu biberonla besleme arzusunun yerini daha uygun bir alternatif aldı
(Kahn et al. 2007).
Kanada'da yapılan ve 2010 yılında Maguire tarafından yayınlanan ikinci bir randomize çalışmada standart dokuz aylık kontrole gelen çocuklar hedef alındı. Bu çalışmada ebeveynlere biberonla beslenmenin uzamasına bağlı risklerden bahsedilerek günlük süt alımını 16 oz (yaklaşık 470 ml) ile sınırlandırmaları ve aşama-aşama yol alınan bir protokolu takip ederek sonraki hafta biberonu kesmeleri istendi (Maguire et al. 2010). Çocuk hala biberon kullanıyorsa 15. ay kontrolünde danışmanlık hizmeti tekrarlandı. Girişimin sonucu çocuğun iki yaş kontrolünde belirlendi. Elde edilen sonuçlar biberon kullanımının uzamasında girişim grubunda kontrol grubununa göre %60 azalma olduğunu gösterdi. Araştırmacılar girişim çalışmasının başarısının büyük bir olasıklıkla girişimin öz ve net olmasından kaynaklandığını bildirdi. Rutin kontrol sırasında yapılması ekstra çaba sarfedilmesini gerektirmedi, bu nedenle ebeveynlere de uygun bir durum oldu. Buna ek olarak, bebekler önerilen biberondan kesme yaşından önce hedef alındığından çocukların küçük yaşta olması çocuğun davranışının minimum dirençle değiştirilmesini sağladı
(Maguire et al. 2010).
Çocukların biberondan zamanında kesilmesini sağlayabilmek için erken girişimde bulunulması ve bebeklerin rutin kontrol programlarıyla bütünleştirilmesi gerekir. Bunu yapmak ebeveynler ve doktorlar açısından rahatlık sağladığı kadar olabildiğince daha fazla sayıda ailenin hedef alınmasını sağlayacaktır. Ebeveynlerin biberonun erken kesilmesinin neden önemli olduğunu ve biberon kullanımının uzamasına bağlı sağlık risklerini bilmesi ve anlaması gerekir. Yukarıda bahsedilen biberondan kesme girişim programı protokolleri konusunda daha ayrıntılı bilgileri kapsayan özet için lütfen bir sonraki sayfadaki isteğe bağlı bilgilere bakınız.